Monday, September 10, 2012

telling stories

umma bulma / etme bulma
hikayeleri mi,

kırıklıklarımız mı,
yapıştırdıklarımız mı,

bizi bazen gerceğin, gerçekliğine inanmaktan alıkoyuyo?
umulanla bulunanın terazisinde hep bir tarafın çok ağır bastığına bizi yıllardır, 
kim inandırıyo?


hayat bir ara, "sadece bir histen ibaret" değil miydi?
hisler ve yarattıkları,
herşey bizim için değil miydi?
ve biz, hissediyorsak,
zaten var, zaten yaşıyor olamaz mıydık?
olamaz mıyız?

neden bunca örtü?



***



yıllar önce Can odamdaki duvarımı görünce hangi kafada yazıyosun bunları demişti.
bunu görse yine der sanki. o zaman da demiştim, bendeki kafa doğuştan, siz uğraşa durun. 

No comments: