Wednesday, February 28, 2007

TUR GAYDIM!


ve iste, buyuk istek uzerine, sonerli beyliyle yaptıgımız, daha da eglenceli, daha da anlamlı konusmamız. bunun diğerinden farkı her soledigimiz cumlenin mealini de parantez icinde belirtmesidir. saygılar bizden size.


Sonerli says:
bok sıçtım
MUGA says:
bak sictim
Sonerli says:
çak! çıktım..
MUGA says:
cok sictim....
Sonerli says:
yok bıktım!
MUGA says:
tok siktim
Sonerli says:
fok tıktım
MUGA says:
rok yiktim
Sonerli says:
rockinggggggggggg manasında yıkılıyoo
Sonerli says:
rom diktim
Sonerli says:
kafa buldum
MUGA says:
mum diktim o zaman bende
Sonerli says:
kaleye mi?
MUGA says:
kiliseye
Sonerli says:
rum yaktım
Sonerli says:
yani soykırım, rumlara karşıMUGA says:
hahhahaha
Sonerli says:
hauhauhah
MUGA says:
kum tattim
Sonerli says:
kur baktım, dolar 1.43
MUGA says:
sur yaktim
Sonerli says:
hahaha
Sonerli says:
bizanslılar bizemi soluyo bunu?
MUGA says:
ahahahaha evet afferriimmm kaptıın
Sonerli says:
dur yandım!
Sonerli says:
HAHAHAh
MUGA says:
tur sandim!!
Sonerli says:
HYAHAHAH
Sonerli says:
son dakkada gol iptal olmuş
MUGA says:
ahuahuahuahuahuauhahu
Sonerli says:
tut bandım (elinde ekmekle beklerken, tabağı tutan arkadaşa)
Sonerli says:
hepsine bööle açıklama yapalım bundan sonra hahaha
MUGA says:
kut sandim (burak kut sandim ama diilmis)
MUGA says:
auhhahuahuahuauhauhahua
Sonerli says:
ahuahuaeuhaeuhauhaeh
dut sardım
MUGA says:
dut dolmasi mi?
Sonerli says:
evet aynen tatlı tatlı cok guzel olur bilirsin
MUGA says:
bilmem mmmiii
MUGA says:
sut yandim (sutten agzim yandi, yine bitlis yoresine ait bir turkumuz)
Sonerli says:
ahahuahuahu
düt kandım! (arabayla giderken, yandaki arabanın kandırma çabası sonuç verdikten sonra kendi kendine söylenen cümle)
Sonerli says:
haeuhaeuhaeuhae
MUGA says:
allah seni karetsin
MUGA says:
ahuahuauahuahau
Sonerli says:
iyice sıçtık ya ahahahuauhauh
Sonerli says:
en saçma şeylere bile artık acıklama bulucaz yapacak bisey yok
MUGA says:
tut! kaptım
MUGA says:
biri tut dio topu oburu de kaptım dio, amerikan futbolu jargonu
Sonerli says:
put taptım
Sonerli says:
ahahahahauh
MUGA says:
ahuahuahuahuahuauha
Sonerli says:
iskenderunlu putperest bir kesim tarafından söylenir
MUGA says:
yut tatlım
MUGA says:
ahuhahuahuahuaha
MUGA says:
bunu direk yemek yutmakla bagdastıralım
Sonerli says:
heahueahuaehuaehu
Sonerli says:
sewgilisine söylüyo dimi guzelbi kadın
MUGA says:
hahahahah eveett
Sonerli says:
yuh tartım! (son dönemlerde çok kilo alan bir adamın, kilosunu normalden fazla gösterdiğini düşündüğü tartısına karşı yaptığı serzeniş)
Sonerli says:
ahahahuauhahua açıklama, kelimeden daha iyi oldu ahuauha
MUGA says:
nuh kandım! >(nuh peygamebere inanip soradan hayal kırıklıgına ugramıs bir vatandas.......) vatandas yannız
Sonerli says:
HAEUHAUEHUAEHUAHAHE
Sonerli says:
AHUEHEUAHe
Sonerli says:
kul kaydım (o harfini söylemekte zorlanan zihinsel özürlü bir gencin, annesine okul kaydını anlatırken sarfettiği cümle)
Sonerli says:
HAHAUHAHUAHUHUAUHAUHAUHAUHAh
MUGA says:
ahjahuahuahuahuhuahuahua
MUGA says:
aptal yaaaaaa
Sonerli says:
hadi cümle kur hadiiiii
MUGA says:
tul taytım (ü harfi soliyemien biri tülden yapılmıs taytını anlatıo bu cumlenmizde)
Sonerli says:
hmm çok iyi olmadı
Sonerli says:
bence deiştir bunu cok özenti olduu
hmmmmmmmm dul caydım (duldum sora biri evlenme teklif etti amaben son anda caydım )
MUGA says:
dul olarak caymıs oldum
Sonerli says:
dur baydım (artık yapılan işlemden çok sıkılan birinin karşısındakine söylediği cümle)
Sonerli says:
pes edebilirsin
MUGA says:
etmiorum
Sonerli says:
ahahahah
MUGA says:
abi resmen bulamıorum bisi buluorum da kotu gelio
Sonerli says:
dur baydım


tur gaydım!
(gittiği turdaki guide'ı ile dışarı çıkan ve dışarıda gördüğü arkadaşına tur guide'ını tanıştırma cümlesi)

AHAHUEHUAEHUAEHAUEHUAEHUAEHUAEHUAEH
MUGA says:
ahuahuahuahuahuhuahuahua
MUGA says:
işte buuu
Sonerli says:
hhuahuahuauhauah
MUGA says:
ben bu gece birincilgi sana veriorum
Sonerli says:
AHHAHAHUAHUAHUA
Sonerli says:
Sonerli says:
teşekkürler
MUGA says:
bunun ötesine gecemeemememememememememememem
Sonerli says:
hahuahuahuaah
MUGA says:
ahuhuahuahuauhahua
MUGA says:
koptum burdaaaa
Sonerli says:
o zaman ben de tur gaydımla birlikte bi mutfağa gidip yemek ısıtiim
Sonerli says:
ahahahuahuah
MUGA says:
hadi bakm
Sonerli says:
hahahuahuauha
MUGA says:
o gayd olsun sana

Monday, February 26, 2007

sonerli bey'le hayatımızda yaptıgımız en manalı konversasyonlardan biridir, paylasmayı bir borc bilirim!


egemuga says:
gülmesene ayıp diil mi
sonerli says:
küsmesene bayık diil mi?
egemuga says:
süslesene kayık diil mi
sonerli says:
ahuaauhuahauh
sonerli says:
dur
sonerli says:
bulucam
sonerli says:
üflesene layık diil mi?
egemuga says:
ay bulamadım dur
kal geldi
sonerli says:
hahuahuauhauhauhauh
sonerli says:
düşmesene ayık diil mi?
egemuga says:
yüklesene yarık diil mi
sonerli says:
hahuauhaeuheauheauhahaaeh
egemuga says:
(nedemekse)
sonerli says:
köklesene atık diil mi?
egemuga says:
sökmesene kazık diil mi?
sonerli says:
dökmesene yazık diil mi
egemuga says:
çökmesene lazımlık diil mi
sonerli says:
çöl desene asık diil mi?
sonerli says:
(çöl desenli bi halı var mesela)
sonerli says:
asılmamış mı bi yere bu
sonerli says:
hauhauhaha
sonerli says:
adana ağzı anladın mı?
egemuga says:
ay cok igrencsin
sonerli says:
sıcak oralar
sonerli says:
aluuuu ayşeee
sonerli says:
çöl desene asik diil mii??
sonerli says:
yok abla asmadım hala
sonerli says:
allh senin belani versin gizz
sonerli says:
hahauhauha
egemuga says:
uzatma
sonerli says:
hauhaehauhae
sonerli says:
peki o zaman ben bidaha uyduriim bise
sonerli says:
çöp kesene kasık diil mi ?
egemuga says:
kök yesene kaşık diil mi?
sonerli says:
ahuauhauha abi işte aptal aptal guluorum
egemuga says:
bende bende
egemuga says:
ahahhahaha
sonerli says:
bok yesene aşık diil mi?
egemuga says:
tok desene kısık diil mi?
sonerli says:
çok kesene takık diil mi?
egemuga says:
sok kefene yatık diil mi
egemuga says:
bu süper oldu
egemuga says:
gurur duyuorum kendimle
sonerli says:
huhehuaehuaehuaehuaehe
sonerli says:
yok edene yazık diil mi
sonerli says:
hahahah yani azrail
egemuga says:
bok dikene kazık diil mi ?
egemuga says:
sok diyene tarık diil mi?
egemuga says:
tarık akandan bahsedioruz burda
egemuga says:
bu diyene de biltis yoresinden
diyen diil de diyene der onlar
sonerli says:
haeuahuheauhae
sonerli says:
aabi duramıyorum kopuyorum
egemuga says:
anladın sen
sonerli says:
dur abi nerde kaldık
egemuga says:
tarıkta
sonerli says:
çok diyene takık diil mi?
egemuga says:
yok diyene yanık diil mi ?
sonerli says:
bok yiyene banık diil mi?
egemuga says:
çat! diyene kırık diil mi?
egemuga says:
(yine biltis farkettiysen)
kat giyene ılık diil mi?
egemuga says:
sat diyene kıllık diil mi?
sonerli says:
at giyene kılık diil mi?
sonerli says:
ah diyerek bayık diil mi?
egemuga says:
nah diyerek ayıp diil mi
sonerli says:
bach dinlemek garip diil mi?
sonerli says:
ahuaehueauh başladm gülmeye yine
egemuga says:
çim çimlemek nanik diiil mi
egemuga says:
oha! çim çimlemek!
huahueahuhaeuaeh
sonerli says:
eueahuaehuaehueah
egemuga says:
hanııımm ben bugun çim çimlicem!
egemuga says:
ahuahuahuahuaü
sonerli says:
ahaeuhaeuh
sonerli says:
durrrrr ölüceem
egemuga says:
ay koptum
sonerli says:
bana bakıolr olm manyak mısın diye
egemuga says:
çim çimlemek nedemek biliosun heralde
egemuga says:
yani çim biçmek
sonerli says:
bit gizlemek bayık diil mi?
egemuga says:
kendimizi astık
egemuga says:
tiz seslemek yanık diil mi
egemuga says:
yanık ses mahiyetinde ibo gibi
ahuahuehaehuahaeah
sonerli says:
pis beslemek yaşıt diil mi?
egemuga says:
mis teklemek taşıt diil mi
sonerli says:
kız keklemek basit diil mi?
sonerli says:
hahuauhauhauha
egemuga says:
bravooooooooo
egemuga says:
egemuga says:
saz beslemek çeşit diil mi?
egemuga says:
hani bahcede çeşit olsun
egemuga says:
saz beslyelim, domates hiyar nane
egemuga says:
demek istio kendisi
egemuga says:
allahım niye boleym ben yaaaaa
egemuga says:
hahuahuahua
sonerli says:
haauhauhauhauuahah
sonerli says:
gaz gizlemek ezik diil mi?
yani osurucak ama osuramıo
gaz gizliyo
egemuga says:
ay onemli biyerdeyim gazımı gizlemem lazım düsüncesi
egemuga says:
bir kelime bir işlem gibi oldu acıklama yapardı ya adamlar orda da her laftan sora
sonerli says:
abi bittim ben
sonerli says:
ahuauhauhah
egemuga says:
uhahuahuahahauahua
sonerli says:
ölüorum
sonerli says:
ageaheuhaeuhaueh
sonerli says:
aehuaehuhaeuhaueaueh
sonerli says:
hasssiktir yaaa
egemuga says:
yapıoruz,
sonerli says:
geberdimmmmmmmmmmmmmmmm
egemuga says:
ay evet
egemuga says:
bende
egemuga says:
ciddi olmmız lazımmmmmm

Thursday, February 22, 2007

eksisozluk'teki yazılarımdan biri, tembellik ettiğimden diil, bu sabah bu insan hiç yoktan aklıma düştüğünden buraya da koyuyorum bu yazıyı.."hayata dair ic burkan detaylar" başlıgından, en hayata dair iç burukluklarından..


bir kac gun sonra yurtdisindan turkiyeye doneceksindir, bir kac haftaligina..yolda yururken o temiz yuzlu adamla karsilasirsin, yillardir turkiyeye gitmemis, hep biraz daha para kazanabilmek icin donemeyip orada kalmis genc adamla..istanbula donuyorum, birsey ister misin dersin, gozleri parlar o anda.."aslinda isterim ama.." der, kalir.. israr edersin soylemesi icin, "yegenime birsey yollamak istiyorum, cok isabet oldu senin dondugun, sana versem ona goturur musun, adresini yazar veririm, hem cok da buyuk bir paket degil, ama yerin yoksa hic onemli degil.." der, tabi ki yarin gelir dukkana alirim dersin, icten ice bavulda cok yer kaplamayacagini umarak..
ertesi gun dukkana gittiginde, cok da buyuk olmayan, saman kagidiyla siki siki sarilmis paketi verir sana, binlerce kez tesekkur ederek.istanbuldaki kargo parasini vermek ister zorla, anlamazsin bile, almazsin, iyi yolculuklar dilekleriyle cikarsin...
hem iyilik yaptiginin farkinda, hem gercekten tanimadigin birinin sana verdigi, icinde ne oldugu belli olmayan bir paketle yurursun, beynini bin turlu fikir kemirir, ya bu adam gercekten sandigimiz kadar temiz biri degilse, ya bu pakette bambaska seyler varsa, ya basima bisi gelirse, ya cok yanlis birsey yapiyorsam, ya, ya, ya...eve gider, arkadaslarina anlatirsin hikayeyi, salaklasma derler, ac bak icine, ya eroin kokain varsa icinde, ne bok yersin, hayatin soner, ne gerek var bu kadar saf olmaya, ac yeniden sarariz paketi, ac, ac, ac...
utana utana, ama yapmak zorundaymis gibi yirtarsin saman kagidini, acarsin itinayla kapanmis pakedi...uc cift goz merakla bakarken pakede, herkes baska sey dusunur, baska sey kurar kafasinda..saniyeler uzayip da paket acilinca, bir cd cantasi cikar paketten, yine jelatinle sarilmis...tamam iste cd var icinde dersin, arkadaslarin inat ederler, ac sunu diye,yirtilir jelatin...cantanin fermuarini acarsin, actiginla, baktiginla kalirsin...sayfalari cevirirsin, her sayfasinda cdler gorursun, cocuk filmleri, cizgi filmler, cindrellalar, nemolar, pamuk prensesler...cevirir cevirirsin, son sayfaya kadar,agzin acik, kendinden utana utana...arkadaslarindan biri cikarir filmlerden birini, 'tamamen emin olmak icin', laptopa takar, cizgi film baslar..o filme bos bos bakarken, sen son sayfaya kadar gelirsin, en arkada katlanmis bir kagit gorursun, okumamak gibi bir sansin yoktur, acar okumaya baslarsin...:

"canim yegenim...bu filmler senin icin..ama sakin derslerini ihmal etme, okulun, derslerin herseyden daha onemli..derslerini calis, sinifini gec, soz bu yaz gelicem yaniniza...sakin kizma bana uzaktayim diye, ben burda her gun sizi dusunuyorum, sizi ozluyorum, ama ileride hep sizlerle birlikte olmam icin biraz daha burada kalmam gerekiyor...lutfen beni anla...gozlerinden operim, herkese cok cok selamlar..."

okudukca gozlerin dolar, karsinda saskin bakan 3 cift gozle, kalakalirsin oturdugun yerde...laptopta kulkedisi henuz sominesinin basinda otururken sen kendinden utanir, cok utanirsin...ne o gunu, ne o temiz yuzlu insani, ne de hic gormedigini o kucuk yegenini bir daha hic unutamazsin...
çıplak bir adam, çıplak bir kadın, sırt sırta, yatakta.
kadının gözleri dolu, kendi varlığından rahatsız, mutsuz, umutsuz düşünür;

"içimde bir telefon bir yerleri arıyor,
o telefon içime sürekli meşgul çalıyor."




2001'den beri, ajandama ataçlı durur.
belki de 2001'den beri bana ataçlı kalabilmiş tek şey budur.

karikatür:metüst

Wednesday, February 21, 2007



önce hayali arkadaşım sapin vardı. orda, burda evde, sokakta sapini görürdüm, anne aksam bize gelsin mi? diye izin alırdım annemden, gelsin derdi annem de. hatırlamıyorum neye benzediğini, sadece varlığını hatırlıyorum hayal meyal.
sora sapin gitti, muhtemelen adını bilmediğimiz ülkesine döndü, isi ve anbu geldi, bi kız bi erkek, eğer hafızam beni yanıltmıyosa.. onlar da arkadaşımdı, onlarla da ne oyunlar ne zamanlar paylaştım. ama sanki sapin daha yakındı bana, neden bilmem...

o dönem bitti, ben yuvaya başladım, hayali arkadaşlardan gerçek arkadaşlara terfi ettim. yuvanın sahibinin oğlu, hemde "sınıf" arkadaşım yalın'a aşık oldum, bigün babası yuvaya geldi, ben adama siz benim kayınpederim mi olucaksınız? dedim.
aynı zamanlarda bnim kolonya içmelerim başladı. tuvaletteki küçük dolaptaki selin kolonyasının kapağını doldurup dikerdim kafaya. annem çok kovaladı beni evde, elimde selin kolonyasıyla. sonunda pes ettim, içmedim bi daha, ama onun yuttuğum anda yemek borumu yakışını halla sıcak sıcak hissediyorum düşündükçe.

ilkokula başlamadan önce ise, bütüüüün bu yazılarımın, doldurduğum defterlerin ilk işareti geldi, ben 3 sayfalık ilk romanımı yazdım. adı; bu yaşam böyle mi geçecek?. konusu; hayvanat bahçesinde kapalı yaşayan hayvanların hali. kapak resmi; parmaklıklar arasında bir maymun. baktım ilk romanım aile içinde çok ses getirdi hiç beklemeden ikincisini de yazdım, yine aynı uzunlukta, adı iş adamları. "bugün ofise gittiğimde patron o kadar sinirlydi ki cok korktum ve işten ayrıldım...." diye başlayan; kapagında da silueti gorunen üç adam.

erken yazdım, erken okudum ama ufak bir falsoyla. okumasına okuyodum herseyi, reklamlarda seredip bakkalarda farkettiğim omo, alo, persil, tursili; hepsini. yazmaya gelince, hala sebebini çözemediğimiz bi şekilde, kağıdın sağ tarafına gidiyordu elim hep. arapça gibi, aynada okunur yazılar yazdım bi sure. uzun zaman savaştım, kağıdın solundan baslayamadım. normal yazmasına yazdım evet ama elim, aklım içim hep sağa kayıyodu işte..ama gün geldi, ilkokulun, ilk "okul"umun ilk günü, baktım herkes soldan başlıyor yazmaya. boyun eğdim, bende onarla çıktım yola..


özlediklerini anmak,
daha mı çok özletir,
acıyı mı köreltir,
hic bi zaman bilemedim.
düşünmeyince bişeyi, birini,
onu aklımda bitirebilir miyim?


o en iyi bildiğim çocukluğumu özlediğim kadar,
bana çocukluğum kadar uzak, bi o kadar bilmediğimi de özleyebilir miyim?
özlersem,
.
.
.
yine kendimi çok üzer miyim?

01.09am


C'est le temps que tu as perdu pour ta rose qui fait ta rose si importante.
Tu deviens responsable pour toujours de ce que tu as apprivoisé.
tu es responsable de ta rose...


yine her yerde karsima cıkan, en gercek dogru bu.
dogru degismezki zaten, sekil degistirir sadece,
onemli olan, onu tanıyabilmek, kalbinle! gordugunde..

..l'essentiel est invisible pour les yeux.
210207

Sunday, February 18, 2007

ME.

..too young to hold on,
too old to break free and run..


bole hissediyorum mutemadiyen.


Pittsburg'da dogdu.
14 yasinda babasini kaybetti.

1949'da yanina yoklugunu ve para hirsini alip New York'a yerlesti.
Soyadinin sonundaki a'yi atti.
8 tane kedisi vardi, disilerin adi hester, erkeklerin adi Sam'di.
Hem cok cekingendi, hem sosyal olmak icin deliriyordu.
Kullanilmisinin daha kiymetli oldugunu dusundu, 50$'a kullanilmis ic camasiri satmaya kalkti.

Illustrasyondan kazandigi parasini biriktirip koleksiyon yapmaya basladi.
Sanatcinin urettigi, koleksiyoncunun tukettigi bir dunyada o herseye tersten baslamisti bile.
O yillarda yaptigi isleri kimse ciddiye almadi; cok zaman ayiplandi.

1962'de Duchamp sergisi icin ilk kez bati kiyisina gecti sehrin; herseyi 'pop' gordugunu soyledi.
En cok etkilendigi sey neon isiklarin suniligiydi.
Cagirildigi bazi davetlere kendi gitmez, birine sari perup takip onu yollardi.
Ayni sene ilk sergisini acti, en sevdiginiz sey nedir? sorusuna cevabi hep ayniyidi: para.

Hem amerikali gibi yasamaya calisip, hem hayatini onlari elestirmekle gecirdi.
"Amerikalilar uc seyi satin almak isterler: para, insan, ulke.
Avrupalilar ticaret yapar, alir satarlar. Amerikalilar alir ama satmazlar, en fazla 'atarlar. " dedi.

Sanat eserinin ozgun ve tek olmasi gerekliligini tek hamlede sildi.
Ayni resimden yuzlerce basti, yanyana, yanyana.
"ben ayni seyi tekrar basmak icin bu kadar ugrasiyorum, insanlar o resimleri nasil yapmis anlamadim" dedi.
Omru dolu olani bosaltmak,
bos olani doldurmakla gecti.

Buyuk paralar harcayip yaptirdigi "fabrika"sinda, arkadaslariyla, gelen gecenle yasamaya basladi.
Uyuyan bir adami 6 saat cekip film yapti.
Kliplerde oynadi.
The velvet underground'u yaratti.

Takintiliydi.
Otistik oldugu soylendi.
Sizofren oldugu soylendi.
Escinsel oldugu soylendi.
Aseksuel oldugu soylendi.

1968'de fabrika'sinin kapisinda vuruldu.
Oldu sanildi, ameliyatla hayata dondu.
Gercek olumu 1987'de oldu.

Kim oldugunu hala anlayamayan kaldiysa;
"herkes bir gun 15 dakikaligina meshur olacak." dedi.
O, bugun yine oldu.


Fotograf: Richard Avedon

Wednesday, February 14, 2007

mini mini büsler.

Godfather'ın muzigini korna yapan,
bilardo topunu vitesin tepesine takan minibuslerin oldugu tek ulke biziz heralde.

Ne heraldesi, kesin.
welcome to jungle.

Monday, February 12, 2007






İTALİANA VERA!
bole nası diim karısık bi seyahat oldu bu. italya ya, illa ki bi karışıklık olucak dimi. kayağa diye gittik, en son milano trenine koşturuyoduk, ne işimiz varsa oralarda. beni daha buralardan kaldırıp ispanyalara sürüklemeye çalışan isteğim tabi ki italya içinde de gösterdi kendini, duramadım yerimde; e yanımda da gökçe, ne saçmalık varsa yapar ya benle, kenimizi 12 saatte 4 şehir aşarken bulduk sonunda. güzeldi ama, değdi hepsine!
5 gun kaydık kaymasına ama hakkını verdik mi bilemem! oglen 2ye kadar kayıp sora ay cok yorulduk bence bi hot chocolate içelim diye kendimizi 4500 metreden 2000 metre yükseliğe, şu acaip renkteki gokyuzunun biraz daha altındaki bi cafeye atıp, gülüp gülüp biraz daha gülmekle geçti o ilk 5 gün. onları da içtikten sora o günkü görevimiz bitti ya, akşam yemeğine kadar da olası her türlü saçma sapan diziyi, yarışmayı, programı serettik tv'da, italyancamızı geliştirdik. akşam yemeği saatinde de, yemek ne olursa olsun şarabımızı içtik, arkasındanda dünyanın en guzel tiramisusunu yedik. erken uyuduk, erken kalktık, dağ basında kendimize en olmadık eğlenceleri yarattık! kendimizi 5 dakka videoya cekip, soraki 5 dakkada onu serettik, bole bole kac saati yedik....
sora persembe geldi, hadi artık bi medeniyet gorelim dedik, ipegi aradık biz gelioruz hazır ol dedik, hazır oldu o da, bize otel buldu anında! kendimizden emin programları yaptık, cuma sabahının köründe bavullarımızı yüklenip tren istasyonuna gittik. 9u 5 gece gelmesi gerek tren tabi ki gelmedi! italyada oldugumuzu o anda farkettik! bi senemi sciopero'ya endeksli gecirip bunu bu kadar kısa zamanda unutmus olmama kızdım, kızdık! e napalım napalım, fotoraf cektik bizde....beklerken beklerken, dediler ki,
otobus var torino'ya..kacta?
11 bucukta!
e iyi !
dedik beklicez napalım, gittik dunyanin en uyduruk barına oturup, kave ictik, gelenlerden tırstık, saate baktık,5 saatte 2 saat anca geçti, güldük, ve tabiki fotoraf cektik..otobüs geldi! gökçe git kuyruga gir bende bavulları yerlestirim dedim, baktım gokce onu ve arkası bos olan bi kuyrukta beklerken ben superman hissiyatımla iki bavulu tıktım otobusun icine, 5 saniye icinde! otobus kalktı, biz basladık john mayer dinlemeye! langır lungur vardık torinoya! hadddiiii tren istasyonuna kos o bavullarla!
porta nuovaya nası gideriz?
1den tren kalkıyo!
grazie..
ayyy bilet almadık?
o kadın dolu suna git
porta nuovaya nası gideriz?
bugun porta nuovaya gidemezsiniz ki sciopero var!
araları 1 metre olan 2 kadın tamamen 2 ayrı cevap verince biz 3uncu cevabı bulmak uzree karsı kaldırıma gectik, donduk donduk durduk, sonunda otobusu bulduk, gecti mi orda 1 saat? gecti tabi! bindik otobuse, gittik porta nuovaya.
bologna'ya tren var mı?
sciopero var bugun, milanoya gidin, ordan varsa vardır!
e iyi peki....
kostuk mu milano trenine? kostuk tabi! saat kac oldu? 5 bucuk!
ipek abi biz daha milanodayız?
neee? ahahaha ne kadar azimlisiniz yani.!
tamam abi ordan binerken ararım ben seni..
bindik milano trenine, indik milanoda! kostuk gittik bilet alma makinasina, ne kuyruk ne kuyruk! herkes sanki kacio milanodan! sectik makinadan bileti, para kabul etmez! soktuk kredi kartını, aldık 2 bilet, kostuk gene trene! kosmak nedemek, iki devasa bavulla aşk yapmak demek, ole bole diil!
bindk trene, soktuk bavulları gene bi koseye, oturduk, mecalimiz hayret hala yerinde!
ne dinliyelim?
ayyy bole kıro türkce bişiler calsanaa?
serdar ortac?
aynen!
dinledik dinledik, geldik bologna'ya!
yine bavullar, yine kafamdan kayan sapkam, agrıyan ayaklar ama gururumuz bizden buyuk!
ipeeeeek geldik biz!
otelde bulusalım!
girdik otele, cıktık mı 3 kat? cıktık tabi! aynen banyo, aynen süs püs, dogru yemek!
bresaola'mı yedim, nero d'avola'mı ictim, şık italyanlara kavustum, 2 yıl once her gun yurudugum yollardan gectim! daha ne isterrim ki? biraz daha gurultu, biraz daha muzik!
gittik nu bar'a! ne icelim? kerem japanese ice tea istemisti, onu icicem ben onun icin! ictim mi? ictim tabi! gokce durmaz yerinde, tutturdu ben dans edcem diye, yolda cevirdi kızları,
scusate dove posso ballare?
casamatta?
ok grazie!
gittik casamattaya, ne kalabalık allahım! aldık ickileri, durduk biyerde! orda da cektik fotoraf, orda da eglendik, amele italyanlardan kaca kaca orda da gulduk! oldu mu saat 4? oldu tabi!
ölüydük otel odasına gittimizde, ölü gübü uyuduk! 8e kadar!
kalktık, ben biliorum ya bolognayi, aman oraya da gdelim, ama ordada yielim, dondurma da yielim, kel adamın yerine de gidelim, tezenis'den don alalım, 3 saatte 40 yere ugradık! ayyy tren kacmasın, 12 de trene bindik, donduk milanoya. malpensa shuttle a da bind, vardık havalanına.
kendimize şaştık mı butun bunlardan sora?
şaştık tabi!
ha merak eden varsa, sciopero=grev! italyanların, ciao dan sora en cok kullandıkları ikinci kelime!